Aralarında baba-kız ilişkisine benzer bir dostluk olan Bill ile Sue’nun öyküsü... Sonra Bill’in aşık olduğu kadının eski sevgilisi ortaya çıkacak. Sue’nun yaşamı derseniz bazen komik, bazen trajikomik. James Belushi ile Kelly Lynch oynuyor.
Michael Cromwell sevgilisi Charlotte ile evlenmeye karar verir. Ancak bunun için karısı Dr. Patricia'dan ayrılması gerekmektedir. Tüm işini bırakıp, kendisinden ayrıldıktan sonra Amazon'da yaşamaya giden karısını bulmaya gider. Ancak oraya vardığında kendisini inanılmaz bir sürpriz beklemektedir. On üç yaşındaki oğlu Mimi-Siku ile defa karşılaşacaktır.
Zıt kutuplar birbirini çeker derler... Süper miskin Ben (Seth Rogen) ve kariyer kadını Alison (Katherine Heigl) için durum tam da bundan ibarettir - en azından alkollü bir akşamdan sonrası için. İki ay ve birkaç hamilelik testinin ardından, Ben ve Alison hem çılgınca eğlenceli hem ıstırap dolu, yürek ısıtan bir maceraya yelken açarlar. Yılın en acayip komedisi kahkahaya doyuruyor.
Gelecekteki kıyamet günlerini anlatan bir kitabın uyarlaması olan film, güçlü oyuncu kadrosuyla, en iyi satanlar listesindeki kitabın (The Road) gölgesinde kalmayacak gibi gözüküyor.Kıyamet sonrası atmosferinde Amerika yangın yeridir. Bir baba ve oğlunun istikameti Amerika kıyılarıdır. Amerika’yı bir uçtan bir uca geçerken ellerindeki basit tüfekle yaşadıkları macerada esas problem zor hava koşullarında nereye gittiklerini bilmemeleri ve yollarına çıkan haydutlardır. Film bilim kurgu türünde olmasına rağmen Western türünden de öğeler taşımaktadır.
Steve hapisten şartlı tahliye ile çıkar ve bazı sebeblerden dolayı paraya ihtiyacı vardır.Bunun için yasak sokak dövüşlerine girer.
Barry Munday, kadınlara fazlasıyla düşkün bir seks manyağıdır. Önüne gelenle yatmakta, kimseyle ciddi bir ilişki düşünmemektedir. Ancak bir gün, tavladığı kızlardan birinin babası tarafından saldırıya uğrar. Hastaneye güçlükle yetiştirilen Barry, korkunç bir gerçekle yüzleşmek zorundadır. Tüm çabalara rağmen Barry’nin biricik aile yadigârı, testisleri kurtarılamamıştır. Barry bundan sonraki yaşamında asla çocuk sahibi olamayacaktır. Çok geçmeden Barry, bir acı haberle daha sarsılır. Hayatına giren kadınlardan biri, hamiledir ve baba kesinlikle Barry’dir. Daha da kötüsü, kadın hiç de Barry’nin tipi değil gibidir. Entellektüel, tipsiz ve gözlüklü kızlar Barry’nin ilgi alanı dışında kalmaktadır. Ancak bir şişe votkanın gücünü asla hafife almamak gerektiği de bir gerçektir.
Asla evlenmeyi düşünmeyen ama bir çocuğu olmasını istediği için bitkisel hayattaki bir hastayla ilişkiye girip hamile kalan feminist hemşire Jenny’nin oğlu olan T. S. Garp’ın bütün ömrü de neredeyse aynı tuhaflıkta geçecektir. Çocukluğundan itibaren yaşamla farklı bağlar kuran Garp, hayatına girip çıkan insanların ve yazarlık sevdasının üzerinde yarattığı etkilerle de bambaşka bir karaktere sahip olacaktır.
