Terminatör 1984
1984 yılında, doğmamış oğlu gelecekte insanlığın kurtuluşu olacak genç bir kadını öldürmek için 2029 yılından yok edilemez bir cyborg yollanır. Genç kadının ve insanlığın tek umudu 2029 yılından gelen genç bir askerdir.
1984 yılında, doğmamış oğlu gelecekte insanlığın kurtuluşu olacak genç bir kadını öldürmek için 2029 yılından yok edilemez bir cyborg yollanır. Genç kadının ve insanlığın tek umudu 2029 yılından gelen genç bir askerdir.
Sarah Connor'ın Skynet tarafından gelecekten gönderilen Terminator'ın elinden kurtulmasından on yıl kadar sonra, 1995 yılında bu kez T-1000 modeli yeni bir Terminator, insan direnişçilerin gelecekteki lideri ve Sarah'nın oğlu John Connor'ı öldürmek için 2029 yılından gönderilir. Direnişçiler ise 1995 yılına yeniden programladıkları T-800 modeli bir Terminator göndermeyi başarırlar. T-800'ün görevi Sarah'yı akıl hastanesinden kaçırmak ve John'u T-1000'e karşı korumaktır.
3 lise öğrencisi Ben (Tye Sheridan), Carter (Logan Miller) ve Augie (Joey Morgan) okullarının izci ekibinin üyeleridir. Planladıkları bir kamptan hemen önce yaşadıkları kasabada zombi istilası olur. Üç arkadaş, gerçek arkadaşlığın ne demek olduğunu zombilere karşı birlikte mücadele ederken anlayacaklardır.
Irkçı geçmişiyle tanınan, ABD’nin güney eyaleti Mississipi’de, 60’lı yıllarda bir zenci için yaşam hiç de kolay değildir. Bunu değiştirmek için çalışan 3 insan hakları eylemcisinin ortadan kaybolması iki FBI ajanının bölgeye gelmesiyle sonuçlanır.
Birbirini tanımayan iki adam köhne bir yerde, ayakları zincirle bağlı bir şekilde uyanır. Çok geçmeden kurbanlarını yanlış yola düşen insanlar arasından seçen ve onları ölümcül bir oyun oynamaya zorlayan bir seri katilin oyunun piyonları olduklarını anlarlar.
Hollywood hayalleri olan bir grup gençten oluşan bir film ekibi, yetişkin filmi çekmek için Teksas'ın derinliklerindeki uzak bir çiftlik evine gider. Ekip, yaşlı bir çiftin evinde çekime başlar. Ancak çok geçmeden kendilerini hayatları için verdikleri umutsuz bir mücadelenin içinde bulurlar.
İkinci Dünya Savaşı sonrası New Jersey... Kocasını savaşta kaybetmiş olan Grace, güneş ışığına hassasiyeti olan iki çocuğuyla birlikte, büyük bir konakta yaşamaktadır. Perdelerin hep sımsıkı kapalı tutulduğu eve, üç kişi uğrar: İhtiyar bir kadın ve adam, bir de dilsiz genç kız. Evi çekip çevirecek yardımcılar aramakta olan Grace, bu kişilere iş verir; onları çocuklarının sağlık durumu konusunda uyarır. Öte yandan, Grace'in kızı Anne, Victor adlı bir çocuğun kendileriyle birlikte evde yaşadığına inanmaktadır. Evin çevresini kaplayan yoğun sis yüzünden kasabayla irtibatları kesildiği sırada, Grace, kızının anlattığı hikayelerin doğru olabileceği yolunda kanıtlarla karşılaşır. İşte bu noktada, eve yardımcı olarak aldığı insanlardan da şüphelenmeye başlar. Gücünü büyük ölçüde finalindeki sürprizden alan, gerilim dolu bir yapım...
Pedro ve Jimmy kardeşler, yakınlardaki bir çiftlik evinde şeytani bir enfeksiyonun büyüdüğünü keşfettiklerinde kurbanı topraklarından çıkarmaya çalışırlar. Uygun şeytan çıkarma ayinlerine uymayan bu kişilerin pervasız eylemleri, istemeden de olsa kırsal topluluklarında bir mal mülk salgınını tetikler. Artık maruz kaldıkları herkesi yozlaştıran ve sakat bırakan, yaklaşmakta olan bir kötülükten kaçmaları ve bu doğaüstü vebayı durdurabilecek tek araçları elinde bulunduran büyümüş bir "temizleyicinin" yardımına başvurmaları gerekir.
Salgın bir hastalık Amerika'da yaşayan insanları et yiyen zombilere çevirmiştir. Yaşadıkları şehir zombiler tarafından tam anlamıyla istila edilen bir grup insan çareyi kaçmakta bulur. Diğerlerinin kolay kolay bulamayacağı bir alışveriş marketinde karar kılırlar.Başlangıçta buradaki ortam herkesin hoşuna gider. Ellerinin altında binlerce çeşit eşya bulunmaktadır. Fakat zamanla mağazanın çevresinde biriken zombilerin sayısı artmaya başlar...
Maksimum seviyede korunan hapishanede gizli dövüşler düzenlenmektedir Dünyanın dört bir tarafından gelen sekiz özel mahkum ölümcül dövüşlerde mücadele etmektedir Kazanan, ödül olarak özgürlüğüne kavuşacaktır Rus tutuklu Boyka da bu dövüşlere hazırlanmaktadır Dizinden sakatlandığı için işi hiç kolay değildir ama hayatta kalmak için dövüşmekten başka çaresi yoktur...
Dünyayı tehlikelerden ve terörizmden temizlemek için çalışan Team America, bunun için yoluna ne çıkarsa çıksın durdurmaya, hatta yoketmeye hazırdır. Aslına bakarsanız Eyfel Kulesi de bu kahramanca(!) yıkımdan(!) nasibini alacak yerler arasındadır! Kahramanlarımız Kuzey Kore lideri Kim Jong Il'i bir barış konferansı düzenlemekten alıkoymak zorundadırlar. Zira şeytani lider, aslında dünyaya kitle imha silahlarıyla saldırmayı planlamaktadır. Hatta konferansı destekleyen Sean Penn, George Clooney gibi isimlerin başı çektiği Film Oyuncuları Derneği'ne de gününü göstermek gerekmektedir. Sarkastik çizgi dizi South Park'ın yaratıcıları Matt Stone ve Trey Parker, bu kez kuklaları kullanarak 60'ların kült dizisi Thunderbirds'ün estetiğini ve görkemli Hollywood aksiyon filmlerinin üslubunu alaycı bir şekilde harmanlıyorlar.
Bir soygun sırasında yakalanıp hapse düşen Nikita'nın kaybedecek hiçbir şeyi yoktur. Fransız gizli servisi, kendileri için tetikçi olmasını teklif eder. Kabul etmemesi durumunda ise zaten cenazesi kaldırılmıştır.
60 ve 70'li yıllarda hayli popüler olan istismar filmlerine modern bir örnek Yaşlı bir evsizin yolu, sadist Drake'in herkese kan kusturduğu kasabaya düşer Bu kaotik kasabada suça bulaşmamak imkansız gibidir Yaşlı adam da bundan nasibini alır Abby adlı genç fahişeyi, Drake'in oğlunun elinde kurtarınca kendini tehlikenin tam ortasında buluverir...
Adam öldürmekten dolayı hapse düşen Dane, eski bir suçlu ve vurduğu adamın babası olan Ben Russel'la tanışır. Ancak küçük kasabadaki yozlaşma ve paranoya bu iki can düşmanın arasında beklenmedik bir işbirliğine sebep olur. Suçun canlarını yaktığı iki adama, Dane'in inatçı karısı ve Houston'ın kıraç arazilerinde domuz yetiştiren garip bir dedektif yardımcı olur. Her şey bitmeden önce bu garip ekip, hayal bile edemeyecekleri kadar büyük, karanlık ve tehlikeli bir sırrı açığa çıkarırlar.
Michael Myers, yıllar sonra akıl hastanesinden kaçıp küçük kız kardeşi Laurie'yi bulmak için eve dönüp başarısızlığa uğramasının ardından amacına ulaşmak için bir kez daha katliamlarına devam ediyor. Abisinin saldırısının ardından Şerif Brackett tarafından bulunan Laurie, vakit kaybetmeden hastaneye götürülür. Aynı şekilde Michael'ın elinden kurtulmayı başaran Annie Brackett ve Dr. Loomis de aynı hastaneye götürülmektedir. Bu sırada başka bir ambulansta olan Michael kendine gelir ve kaçar. Hastanedeki Laurie ve diğerlerini bir sürpriz beklemektedir. Michael, hastanededir ve kardeşine ulaşana kadar önüne gelen herkesi öldürmekten çekinmeyecektir.
2006 yılının kışında Norveç dağlarının eteklerindeki Jotunheimen bölgesinde 4 genç korkunç bir şekilde ölür. Aralarından sadece bir genç kadın kurtulur. Bu genç kadın soğuk ve açlıkla mücadele ettikten sonra en yakın yerleşim yerine ulaşmayı başarır... Üstü kan içinde olan Jannicke isimli bu genç kadını, yolda tesadüf eseri bulan kişi, onu en yakın hastaneye götürür. Jannicke bir süre sonra hastanede kendine gelmeye başlar. Hastanenin koridorlarında dolaşmaya başlar. Hastanede sanki kimseler yok gibidir. Kâbus yoksa sona ermemiş midir?
Film basit bir adam olan John Moon’u, trajik bir kazayı ve bu adamın ümitsizliğini anlatıyor. Sezon kapanmış olmasına rağmen, geyik avlamaya çalışan Moon yanlışlıkla genç bir kızı öldürür. Kızın cesedini bir mağaraya saklamaya çalışırken, bir miktar para bulur. Bunun üzerine avcı Moon ile bir grup suçlu arasında kedi fare kovalamacası başlar. John Moon kendisini ve ailesini kurtarmak için bu adamları alt etmek zorundadır...
Bir reklam şirketinde çalışan Laura Hunt'un öldürülmesi üzerine cinayeti Mc Pherson adında bir dedektif inceler, şüpheli olarak ilk başta Laura ile evlenmeyi düşünen Carpenter ve Laura'nın kariyerinde ve hayatında büyük rolü olan Lydecker'dir.. Fakat dedektif bir gece Laura'nın odasındayken odanın kapısı açılır ve dedektifin tahmin edebileceği en son kişi içeri girer ve cinayetin seyri tamamen değişir...