18.yüzyıl sonlarında, sınıf bilincinin hakim olduğu İngiltere'de beş kız kardeş olan Bennet'lar - Elizabeth veya Lizzie, Jane, Lydia, Mary ve Kitty, annelerinin iyi bir koca bulup geleceklerini güvence altına alma hayalleriyle büyütülmüşlerdir. Fakat, neşeli ve zeki bir mizaca sahip olan Elizabeth, kendisine düşkün olan babasının da desteğiyle hayatını daha farklı ve dolu dolu yaşamak için çabalamaktadır.
Orta yaşlara gelmiş, kariyeride oldukça iyi bir avukat olan Sonny Koufax(Adam Sandler), sevgilisinden ayrılmak üzeredir. Ayrılacağı sevgilisine bir şeyi kanıtlamak istemektedir: Sorumluluk. Bu yüzden, bir çocuğu evlat edinir. Film, Sonny’nin evlat edindiği Julian ile paylaştığı yaşamını anlatmakta.
Vertigo, Hitchcock’un teknik ve işlediği konu itibariyle sinema tarihinin en önemli yapıtlarından biri olarak kabul edilir. Bir suçluyu kovalarken çatıdan düşen ortağını kurtaramayan dedektif Scottie Ferguson’da, bu olayın ardından yükseklik korkusu başgösterir. “Vertigo” hastalığına dönüşen bu korku nedeniyle mesleğini bırakıp emekli olan dedektir, eski bir arkadaşı tarafından, ruhsal sağlığından şüphe ettiği karısı Madeleine’ni izlemesi için kiralanır. Scottie de kadını daha yakından izledikçe bir şeylerin yolunda gitmediğini fark eder; dahası kadının intihara meyilli olduğunu görür. Artık işleri yoluna koymak için uzaktan takip etmek yetersiz kalacak, Scottie’yi kendi korkularıyla da yüzleşeceği bir mücadelenin içerisine sürükleyecektir.
Joe Kingman, Amerikan Futbolunun ünlü isimlerinden biridir. Zengin, popüler ve kendine güveni tamdır ve takımıyla birlikte şampiyonluk maçına hazırlanmaktadır. Müzmin bekar Joe tam da bu yoğun günlerde, varlığından haberi olmadığı bir kız çocuğunun babası olduğunu öğrenir. 8 yaşındaki Peyton hayatına girince yaşamı değişmeye başlar. Çocuk partileri, bale gösterileri, yatakta okunan hikayeler ve oyuncak bebekler girer hayatına.Ancak şampiyonluk maçına da sayılı günler kalmıştır.
Çocuklukları birlikte geçmış olan ayrılmaz dostlar Mitch (Ryan Reynolds) ve Dave (Jason Bateman) yıllar içinde yavaş birbirlerinden uzaklaşırlar. Mitch'e göre Dave her şeye sahiptir: Güzel bir eş ve yüksek maaşlı bir iş. Dave'e göre ise Mitch sorumluluk almadığı ve sonuçlara da katlanmak zorunda olmadığı için tasasız bir hayat yaşamaktadır. Biri, diğerinin hayatına imrenirken bir sabah birbirlerinin bedenlerinde uyanırlar. Acaba eski hayatlarına dönmenin yolunu bulana kadar yeni hayatlarını mahvetmemeyi başarabilecekler mi?
Oscar Ödüllü oyuncu Tom Hanks, bir deniz kazasında rüyalarının kadını tarafından gizemli bir şekilde kurtarılana kadar asla aşık olamayacağına inandırılmış bir işkoliktir. Allen ve Madison neşeli ve kalpleri ısıtan çok romantik bir dönem geçirirler. Ancak mutlulukları birisi "Deniz Kızı" diyene kadar sürer. Dünya Madison'ın sırrını keşfettiğinde, bu durum iki yeni aşık için batmak ya da yüzmek anlamına gelmektedir.
Valentine (Eugenio Derbez) baba olduğunu, eski sevgilisi kapıyı çalıp kızını getirene dek bilmiyordur. Artık yaşam o ve kızı için eskisi gibi olmayacaktır. Dram ve komedinin iç içe geçtiği müthiş bir bir hikaye...
3 bekar ve kafadar arkadaş - mimar Peter, sanatçı Michael, ve oyucu Jack - Manhattan'da aynı apartman dairesini paylaşmaktadırlar. Jack bir film çekimi için yurt dışına çıkınca, 2 ev arkadaşı kapının önüne terkedilmiş bir bebek bulurlar. Üstelik Jack'in kızı olan bu bebekten kendisinin de haberi yoktur! Jack dönesiye kadar bebeğin bakımını üstlenen iki arkadaş ne kadar büyük bir yükün latına girdiklerini ise çok sonradan fark edeceklerdir.
Evlenmeme sözü veren altı arkadaş, her biri 1000 dolar bağışla ortak bir fon oluştururlar ve sona kalan bekar erkeğin parayı alacağını kararlaştırılar. Yedi yıl sonra, yalnızca iki kişi bekardır. Ödül yarım milyon dolara yükselmiştir. Oldukça yüklü bir kumar borcuyla çaresizliğe düşen Michael, Kyle'ı tuzağa düşürerek hayatının aşkı Natalie ile evlendirmek üzere planlar yapar. Michael ve Natalie, planlarına bir kütüphaneci, bir Las Vegas gansteri, sperm bankasını dahil ederek Kyle'ı sürükledikleri düzmece evlilik sayesinde parayı alarak paylaşmayı hayal etmektedirler. Ancak Michael'ın Natalie'ye yeniden aşık oluşuyla, bu para avı ani bir yön değiştirmeyle içinden çıkılmaz bir hal alır...
Tom Hanks, eğlenceyi dinleri gibi gören arkadaşları tarafından kendisi için düzenlenen bekarlığa veda partisini istemeden de olsa kabul eden ve bekarlığının son anlarını yaşıyan Rick’i canlandırıyor. Rick’in endişeli nişanlısı Debbie (Tawny Kitaen), kılık değiştirerek partiye katılır ve gelecekteki kocası olacak adamın casusluğunu yapar.
Jimmie Shannon özgürlüğüne yaşamaktan daha çok önem vermektedir. Yaşıtı olan erkek arkadaşları hatta en yakın dostu Marco bile nikah yüzüklerini takmışken Jimmie hala kısa beraberliklerle geçen hayatını sürdürmekte ve doğru kişiyi aramakla uğraşmamaktadır.Fakat hiç beklemediği bir anda Anne ile karşılaşır ve ona aşık olur. Üç yıllık beraberliklerinden sonra, bağlılık duygusunun getirdiği baskıya dayanamaz ve isteksiz de olsa romantik bir anda Anne'e evlilik teklifini yapar. Jimmie'nin kararsızlığını farkeden ve bu yarım yamalak ve inandırıcı olmayan evlilik teklifine kızan Anne, teklifi reddeder.Aradan kısa bir süre geçer ve Jimmie'nin büyükbabası ölür. Arkasında da hep bir aile kurmasını istediği torunu Jimmie'ye 100 milyon dolarlık bir miras bırakır. Ancak büyükbabanın bir şartı vardır: Jimmie'nin otuzuncu yaş gününün geceyarısına kadar biriyle evlenmesi. Jimmie'nin bunu başarabilmek için yirmi dört saatten az vakti vardır.
Film Shakespeare uyarlamalarından birisidir.Genç aşıklar Hero (Kate Beckinsale) ve Claudio(Robert Sean Leonard) bir hafta içinde evlenmek üzeredirler. Ama Hero'yu elde etmek isteyen başka bir adamın bir dizi komplosu sonucunda Hero ölmüş gibi gösteriliyor. Asker olan Claudio ve onun asker arkadaşları bu komplonun iç yüzünü ortaya çıkarmaya çalışırlarken ortalık bayağı bir karışıyor. Aslında hiçbir şey için bayağı bir gümbürtü kopartılmıştır?
Londralı Will, yakışıklı, zengin, sorumsuz bir adamdır. Kadınlarla tanışmak için güzel bir mekan olabileceğini düşündüğü, boşanmış anne-babaların katıldığı toplantılara gitmeye karar verir.Kendisine çocuk sahibi ve boşanmış bir baba pozu takınan Will gittiği bu toplantılardan birinde Marcus adında, ana-babası boşanmış bir çocukla tanışır.Çocuk Will'i kendine yakın görür ve ikili arasında güzel bir arkadaş ilişkisi başlar.
Sınıf mücadelesi ve ahlaki çürüme açısından dönüm noktası niteliğindeki bu tarihi dramda, şımarık bir playboy, erkek hizmetçisi olan yeni ve güzel bir eve taşınır. Genç adamın kız arkadaşı hizmetçiden şüphelenmeye başlayınca, sorunlar da çorap söküğü gibi gelir.
Hoş bir akşam yemeğinin böylesine sonuçlara yol açabileceğini kimse düşünemezdi. Hele tek kaygısı, bu akşam yemeğinin kariyerine ekleyeceği basamaklar olan Walter, asla. Nadia ile bir dostu aracılığıyla tanıştı. Genç kadın güzeldi, seksiydi, olağanüstüydü. Yemekte her şey kusursuzdu. Ama sadece başlangıçta. Walter, arkadaşının çok önemli bir uyarısını unutunca, yemek, giderek kararan bir kabusa dönüşmeye başladı. “Sakın Nadia’ya içki verme” demişti arkadaşı, oysa genç kadın sarhoşluk sınırını çoktan aşmıştı. Ve bir çılgınlıklar zinciri böylece başladı. Nadia garsonlara tokat attı, müşteriye saldırdı. Walter’ın patronuna hakaret etti. Walter her olayda, geleceğinin avuçlarının arasından akıp gidişini görüyordu. Ama bütün bunların sadece başlangıç olduğunu henüz bilmiyordu.
Don senelerce adeta bir Don Juan gibi yaşamış ve Don Juan'vari bir şekilde kadınların kalbini çalmış, ama onlara bağlanamamıştır. Artık hayatı için bir anlam bulamayan Don, yaşayan bir sebze gibidir adeta. Son kız arkadaşının (Julie Delpy) onu terk ettiği gün, ismini açıklamayan eski bir kız arkadaşından, aslında bir oğlu olduğuna dair bir mektup alır. Sempatik, esrar çözmeye meraklı, iyi aile babası komşusu, bu mektubu yazanı bulması için onu teşvik eder ve hatta onun için tüm bu geziyi organize eder. Böylece Don'un geçmişindeki bu kadınları teker teker ziyaret ettiği bir yolculuk başlar. Her yol macerasının sonunda olduğu gibi, Don'da yolun sonunda anlayacaktır herşeyi...
Amerikan yapımı ve özellikle siyahi aşk ilişkilerini merkezine alan bu hem komik hem de romantik filmde; Charlie yakışıklı, genç ve özgür bir adamdır ve oldukça da çapkındır. Charlie için ilişkiler asla ciddi değildir ve hemen hemen her ilişkisi sadece bir gecelik gönül eğlendirmeden ibarettir. Charlie’nin bu sağlıksız yaşantısının nedeni ise sevgiye yani gerçek aşka olan inancını kaybetmiş olmasıdır. Fakat Charlie’nin bu durumu yakın arkadaşları olan Donald ve Robert’in ilgisini çekmektedir ve Charlie’ye bir ders vermek şart olmuştur. Bu iki samimi dost Charlie’nin bir kadın ile birlikte en az bir ay boyunca çıkmasını ve bu bir ay süreyle çıktığı kadını asla aldatmamasını isterler. Ortadaki iddia ise bir ay sonunda bu kadına bağlanacağı şeklindedir. Charlie ise bu iddiayı kabul eder ve bu bahsi Eva isimli çok çekici bir kadınla uygulamaya başlar. Bir ay su gibi akıp gitmiştir ve artık Charlie’nin bir karar vermesi gerekmektedir!
Sir Richard Attenborough'nun yönettiği Shadowlands hüzünlü ve huzurlu bir film. C.S Lewis (Anthony Hopkins) Oxford'da ders veren bir kitap yazarı. 1930'lu yıllarda geçen öyküde, Lewis'in Amerikalı bir hayranı olan Joy Gresham (Debra Winger) onunla tanışmak için İngiltere'ye geliyor. Birlikte çay içen iki edebiyat tutkunu bir süre sonra aşık oluyorlar, ancak bu aşk ikisinin de yaşamlarını mahvediyor. William Nicholson'un senaryosundan uyarlanan film, daha önce tiyatrolarda da sahnelenmiş ve büyük ilgi toplamıştı.
İki yaşlı komşunun birbirine söylemeye çekindikleri gizli aşkın hikayesi.Başrollerde Oscarlı oyuncular Dustin Hoffman ve Judi Dench'i izlediğimiz filmin yönetmeni Dearbhla Walsh * Ailecek sıcacık, keyifli ve sevimli bir film izlemek istediğiniz bir akşam, seçiminiz bu film olursa pişman olmayacağınıza eminim * Bir Roald Dahl sever olarak filme bayıldım. Bay Zıpzıp Dustin Hoffman'ın oyunculuğu tartışılmaz ama hayat dolu "Bayan Gümüş" Judi Dench bir harika... Bir filmi anlatıcıdan masal edasıyla dinlemek ve gittikçe karmaşıklaşan -kaplumbağalar üzerinden geçen- tatlı bir aşk serüvenini izlemek çok hoştu...
A single bachelor dates multiple women over several weeks, narrowing them down to hopefully find his true love.
Family Affair is an American sitcom that aired on CBS from September 12, 1966 to September 9, 1971. The series explored the trials of well-to-do civil engineer and bachelor Bill Davis as he attempted to raise his brother's orphaned children in his luxury New York City apartment. Davis' traditional English gentleman's gentleman, Mr. Giles French, also had adjustments to make as he became saddled with the responsibility of caring for 15-year-old Cissy and the 6-year-old twins, Jody and Buffy. The show ran for 138 episodes. Family Affair was created and produced by Don Fedderson, also known for My Three Sons and The Millionaire.
Richie Richard (socially awkward, sexually inexperienced) and Eddie Hitler (carefree alcoholic ) are two social outcasts living on the dole. Trapped together in a squalid flat in Hammersmith, London they are perpetually skint, bored and sexually frustrated. They spend their days scheming, bickering, and being nasty and sadistic to each other.
Jeeves and Wooster is a British comedy-drama series adapted by Clive Exton from P.G. Wodehouse's "Jeeves" stories. It aired on the ITV network from 1990 to 1993, starring Hugh Laurie as Bertie Wooster, a young gentleman with a "distinctive blend of airy nonchalance and refined gormlessness", and Stephen Fry as Jeeves, his improbably well-informed and talented valet. Wooster is a bachelor, a minor aristocrat and member of the idle rich. He and his friends, who are mainly members of The Drones Club, are extricated from all manner of societal misadventures by the indispensable valet, Jeeves. The stories are set in the United Kingdom and the United States in the 1930s.
A dysfunctional family tries to help each other navigate the modern dating scene. Recent divorcee Tara and her bachelor brother coach each other through the crazy world of dating (on-line and off), while living under the same roof again for the second time and raising her teenage daughter.
Steven Toast, an eccentric middle-aged actor with a chequered past, spends more time dealing with his problems off stage than performing on it.
Oscar's life seems almost perfect...sure he's divorced and his apartment is a mess, but he's the host of a well-known sports show, and is enjoying his bachelor lifestyle in New York City. That is until his college friend, Felix, shows up at Oscar's apartment having just been dumped by his wife. Oscar does his best to console his old buddy and get him back on the dating horse, but his attempts uncover just how unresolved his own feelings are about his ex.
Serial monogamist Brian O'Hara hits his mid-30s and suddenly realizes he's the last bachelor standing in his circle of friends. Not averse to the happily ever after his friends have achieved, Brian wonders whether he'll ever find Mrs. Right. The fact that he's in love with his best friend's girlfriend doesn't help his chances.
Joined by his faithful mecha-butler, Kaz Kaan pursues love, fashion and supernatural forces amid Neo Yokio's sinister high society.
Bringing Up Buddy is an American situation comedy which aired on CBS during the 1960–1961 season.
Successful restaurateur and man-about-town Jimmy Martino is used to being the most suave, most handsome and most single person in the room. All that changes with the surprise appearance of Jimmy’s adult son, Gerald, and his baby daughter, Edie. Now Jimmy has to unlearn a lifetime of blissful selfishness and grapple with the fact that he went straight from single to grandfather in six seconds flat.
Some of The Bachelor's biggest stars and villains are back. They all left The Bachelor or The Bachelorette with broken hearts, but now they know what it really takes to find love, and on Bachelor in Paradise they'll get a second chance to find their soul mates. Contestants live together in an isolated romantic paradise in Mexico and we follow these former bachelors and bachelorettes as they explore new romantic relationships.
Newly divorced lawyer and single mom Alex is raising her 10-year-old, Charlie. Hoping to redo her kitchen, she hires Pete, a recovering gambling addict, surfer and womanizer—and the two soon discover they're able to help one another in surprising ways.
Lotsa Luck is an American sitcom that aired during the 1973-74 television season. The series stars Dom DeLuise as bachelor Stanley Belmont who lives with his bossy mother, his sister Olive and her unemployed husband, Arthur. Jack Knight stars as Stanley's best friend, Bummy. Lotsa Luck is based on the British London Weekend Television series On the Buses.
Valentine's Day is a 1964 comedy television series that appeared on ABC's schedule. The series starred Tony Franciosa as Valentine Farrow, a swinging Manhattan publishing executive, and Jack Soo, later of Barney Miller as Rocky Sin, Farrow's poker-playing con-artist valet. The show was created by Hal Kanter and lasted only one season. One noteworthy episode was produced as a tie-in to the movie Rio Conchos, in which Franciosa co-starred; he played both Valentine and his Mexican character from the feature.
One hopeless romantic is given a second chance at love in the search for a partner with whom to share the sunset years of life. The women arriving at the mansion have a lifetime of experience, living through love, loss and laughter, hoping for a spark that ignites a future full of endless possibilities. In the end, will our Golden man turn the page to start a new chapter with the woman of his dreams?
When Jason broke off his longtime relationship, he got caught up in the bachelor lifestyle. Now his friends are settling down, leaving Jason feeling pressure to catch up.
Guys Like Us is a short-lived American sitcom that aired on UPN from October 5, 1998 to January 18, 1999. The series starred Bumper Robinson, Maestro Harrell, and Chris Hardwick.
Based on the original cartoons, the show revolves around the professional and private adventures of three bachelor nurses in a Dutch hospital. Fatima is pretty, but pretentious, picky and insecure, even about having dumped perfect fiancé Jeroen. Nienke is fat and blunt, but optimistic. Stella is a ruthless man-eater. Their matron Wilma, gentleman-MD Jurriaan and gay nurse Thomas all find the trio quite a handful.
